Kitap

Kusursuz aşklar, kusurlu ilişkiler

Yazar John Welwood, ilişkilerle ilgili meselelerin asıl kaynağı, bütün ilişki meselelerinin özüne, sevginin kendisiyle olan yararlı ilişkimize odaklıyor. Sevildiğimizi ve sevilebilir olduğumuzu bütün benliğimizle tam olarak bilmemek sevgiyi özgürce verme ve alma kapasitemizi sarsar. Güvenmekte zorlanmak, sömürülmek ya da reddedilmek korkusu, kıskançlık ya da kine saplanmak, surlar örmek, iddiacı olmak ve haklılığımızı göstermek, kolaylıkla kırılmak, incinmek ve acılarımız için başkalarını suçlamak; bunlar sevilmediğimiz ve sevilemez olduğumuz konusundaki güvensizliğimizi göstermenin yollarından sadece bazılarıdır. John ‘Sevmeyi ve sevilmeyi bu kadar isterken ihtiyacımız olan yaşamaya değer kılan şeye dürüstçe bakmaktır’ diyor. Yaralarımız gizli kaldıkça sadece daha çok iltihapla dolar bu yüzden bazı çabalara rağmen eşler genellikle birbirlerinin yaralarını tetiklemekten kaçınamazlar.

Oysa sıradan insan sevgisi her zaman bağıldır, asla daima mutlak olamaz. Tıpkı hava durumu gibi, bağıl sevgi de koşullara bağlı ve dinamiktir. Sonsuza kadar çıkar ve iner, artar ve azalır. Enerji dalgalar halinde yayılır ve dalgalar tepe noktaları ve çukur noktaları ile tanımlanır. Bir çukur noktası yaşamadan bir tepe noktası yaşayamazsınız. Aslında eğer bir ilişki böyle düşüp kalkmıyorsa bir danstan daha çok bir kölelik ve durağanlık haline gelir. Bağıl insan sevgisi dünyadaki başka her şey gibi kusurlu ve değişkendir. Sonuç olarak insanın yaşadıkları her zaman ham, eksik ve dağınıktır.

Neden yakındığımız, yıkmak, hak iddia etmek ya da saldırmak, istediğimiz şeyi açıkça dile getirmekten daha kolay? Yanıtı basit: arzu bizi açığa çıkarırken, yakınmak ya da hak iddia etmek arkasına saklanılabilecek bir savunma kalkanı sağlar. İlişkilerde iyi şeyleri zaten olması gereken şeylermiş gibi sayma eğilimimizin ve bütün dikkatimizi yanlış olan şeylere veririz.

İnsan sevgiyi bu kadar içe almak isterken neden alamıyor olabilir? John, Sevgiyi almak vermekten daha tehdit edicidir, çünkü almak açılmayı gerektirir ve bu da kırılgan ve bağımlı hissettirir. Sevebilmek için kin duymak, utanç ve bencillikten korkmamak gerektiğini onlarla yüzleşip eksik hissedilen parçaların oralarda bulunabileceğini vakalarından ve uygulama yöntemleri ile anlatmıştır.

Hint öğreticisi Sri Poobja’nın “sevdiğinizde kendi kalbinizi seviyorsunuzdur.” der. Mevlana ise “Her şey sevmekle ve sevmemekle ilgili”. Yani kültür fark etmeksizin insanın anlam ihtiyacını sevgiden geçmektedir.

Kitabı temin edebileceğiniz adres: https://okuyanus.com.tr/urun/kusursuz-asklar-kusurlu-iliskiler/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir